Eski tas eski hamam!

Su ve su kaynakları konusundaki hassasiyetimi biliyorsunuz.

26 Nisan 2018 tarihli “Biz Hiç Yenilmedik, Hep Satıldık” başlıklı yazım çok tepki getirmiş ve aldığım duyumlara göre bu yazıdan belediyemiz ve vatandaşlarımız oldukça faydalanmıştı. 

Halkın ve şehrin kaynaklarını korumaya yeminli bir basın emekçisi olarak sizleri bilgilendirmeye ve tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumaya devam ediyoruz.

O zaman idarecilerimize soralım, seçim arifesinde 17 milyonluk İstanbul’a müjde var da su kenti Bursa’ya yok mu?

Su kenti Bursa’da su fiyatları ucuzlamadığı gibi çeşmeden akan su bedeline eklenen atıksu bedeli, bakım bedeli, ÇTV bedeli, Katı Atık Tpl Bdl.,  KDV derken su içmeye korkuyoruz.

Halbuki azledilen başkan Altepe’nin sloganı; “Bursa’da su çeşmeden içilir.”di. 

Neden bu haldeyiz hiç düşündünüz mü?

Yayın hayatına başladığı günden bugüne kadar Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm programlarını yayınlayan Bursa TV ekranlarında artık meclis toplantılarını da naklen yayınlıyoruz.

Bu bağlamda naklen yayınladığımız üzere Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinde 16 Mayıs 2019 günü BUSKİ’nin genel kurulu yapıldı ve faaliyet, denetim raporu görüşüldü. Genel Kurulda özellikle CHP’li meclis üyesi Av.Ercan Korkmaz’ın rakamlarla dile getirdiği şeyler aslında içinde bulunduğumuz tabloyu gayet iyi özetliyor.

147 sayfalık faaliyet raporunda mali tablolardan ziyade magazinsel haberler yer alsa da kanalizasyon idaresinin faiz giderleri ve borçluluğu sürdürülebilir olmaktan uzak görülüyor. Zira maaş ödemek için yılda 3 kez istisnai olarak yapılan olağanüstü meclis toplantısıyla kredi arayan bir kurum için ekonomi tabirleriyle ne yazsak az. Zira rakamlar yalan söylemez. Hadi hep beraber okuyalım o zaman.

2017 yılında gerçekleşen faiz gideri 62.237.587,93 TL iken 2018 yılında  %57.70 artarak 98.142.762,01 TL olmuş. 2015 senesi baz yıl alındığında yıllar itibarıyla faiz giderlerindeki artış yüzdesi 2016 yılı için % 622 (6,22 kat) ,2017 yılı için % 1.396 (13,96 kat) olmuştur.

BUSKİ’nin 2018 yılı yatırımları 2017 yılına göre %42 azalmış 2015 yılı yatırımlarının bile gerisinde kalmıştır. Zira kanalizasyon idaresinin toplam borcu 2.316.120.130,23 TL’dir. Yani eski para ile ifade edilirse 2,3 Katrilyondur. Gözlerinizin kocaman açıldığını fark ediyorum. Nasıl açılmasın ki?

Kurumun gelirlerine baktığımızda 2017 yılı gelirleri 1.103.390.181,19 TL’dir. 2018 yılı için bütçelenen gelir tutarı 1.180.000.000 TL olmasına karşılık gerçekleşen gelir 1.004.966.731,70 TL olarak 2017 yılının da gerisindedir.

Hedeflenen gelirler geride kalmışsa da çorbada bizim de tuzumuz olmuş. Zira yukarıda belirttiğim üzere bizim basın anlayışımız ile ranttan beslenen medya patronlarının basın anlayışı farklı.

BUSKİ kaynak suları kira geliri 2018 yılı bütçe ile tahmin edilen gelir 36.953.000 TL iken gerçekleşme 26.04.2018 tarihli yazımız sonrası 69.341.041 TL olmuştur. 40 milyonluk bu artışın sebebini ben biliyorum bakalım ilgililer açıklayabilecek mi? Bir teşekkürü bile çok görenler geçmişe sarih uygulama ve denetim yapabilecekler mi?

Evliyalar şehri Bursa’da ne hikmetse yeraltı suyu deyince olmaması gerektiği halde rant akla geliyor. Kimisi nakliyesini yapar, kimisi muhasebesini tutar, kimisi paletini verir, kimisi eşini dostunu istihdam eder, kimisi…

Biraz daha başınızı ağrıtmaya ve kafanızı karıştırmaya devam edeceğim. Zira 21.yy’da küresel su şirketlerinin global ekonomik krizi fırsata dönüştürme çabaları artarak devam ediyor. Petrol kaynakları için yapılan gizli ya da açık mücadeleler yoğun bir şekilde su kaynakları için de yapılıyor.

Mücadele demişken, takipçilerim uğruna Coco Cola ile yaptığım hukuk mücadelesi sonucu  Bursa Büyükşehir Belediyesine hibe ettiğim Muradiye Su fabrikasına verdiğim su kaynağını hatırlayacak. Bu fabrikanın bir diğer önemi de 2002 yılından bu yana üretime dayalı yapılan tek fabrika olmasıdır. 

Şimdilerde sözüm ona alana ve satana kaynak arayışında olanlar gözlerini Muradiye Su fabrikasına dikmişler. Nasıl dikmesinler ki? Dünya Bankasına göre gelecekte 1 trilyon doları bulacak küresel su pazarı herkesin iştahını kabartıyor ve küresel şirketler kaynakları ucuza kapatmaya çalışıyor. İdarecilerimiz geleceği görmese de biz onlara yardımcı olmaya ve yol göstermeye devam edeceğiz.

Başkanlığını Erikli Nestle Waters’ın genel müdürünün yaptığı ambalajlı su üreticiler derneği (SUDER) verilerine bakıldığında dünyanın 11.şişelenmiş su pazarı olan ülkemizdeki cirolar oldukça yüksek.

Eş deyişle Akdeniz’deki doğalgaz ne kadar stratejik ise Marmara Bölgesindeki doğal su kaynakları da bir o kadar stratejik.

Gelelim Muradiye Su’ya!

Umarım stratejik ve yönetsel, pazarlama ve dağıtımdaki hatalar nedeniyle istenen ivmeyi yakalayamayan belediyemiz iştiraki Bursa Jeotermal A.Ş. yönetimindeki Muradiye Suyun başına bir hal gelmez. 

22 Mayıs 2019 tarihinde yapılan meclis toplantısında Bursa Jeotermal A.Ş.’ye 10 milyon sermaye aktarım kararı alınmıştır. 2014 yılından bu yana yapılan 23 milyonluk artırıma ek olarak yapılan bu son aktarımla birlikte toplam 33 milyon sermaye aktarımı yapılan Bursa Jeotermal A.Ş. düze çıkar mı hep birlikte göreceğiz. Zira resmi makamlardan aldığım bilgilere göre Muradiye Suyun ürettiği ürünler yapılan hatalı bir sözleşme sonucu ederinden ucuza satıldığı gibi fesih şartları da eli kolu bağlıyormuş.

Su da durum böyle iken bir sonraki yazımızın konusu “ULAŞIM”.

İstanbul’da sudan sonra ucuzlayan ulaşım Bursa’da pahalanmaya devam ediyor. İndirim bekleyen tüm hemşehrilerim ve öğrenci kardeşlerimizin sorunu bizim sorunumuz olmaya devam edecek.

KALIN SAĞLICAKLA...